Polisiye, en geniş tanımıyla suç ve suçlularla ilgili edebiyatın adıdır ve hiç kuşkusuz iyi polisiye iyi edebiyattır. Suç ile ilgili hikayeler polisiye edebiyatın kapsamına girer. Polisiye Edebiyat sadece romanda değil, hikayede de çok başarılı örneklerle karşımıza çıkar. Özellikle klasik dönemde hikaye, polisiye kurgunun en önemli anlatı türü olmuştur. Çünkü hikayede, sadece olaya odaklanmak ve suçu kim/nasıl işledi sorularına cevap bulmak, zaten beş-on sayfadan ibaret metnin tamamını doldurmaya yeter. Bu, polisiye edebiyatın en saf halidir. Toplumsal, psikolojik, tarihi ya da felsefi temalara değinilse bile bunlar polisiye bir hikayede ancak konunun gerektiği kadar yer alabilirler.
Edgar Allen Poe’nin -ki kendisi aynı zamanda kısa hikayenin mucidi olarak bilinir- polisiyelerini kısa hikaye biçiminde yazdığını hatırlayacak olursak, bu edebiyatın dünyaya gelişinin de hikaye yoluyla olduğunu görürüz. Arthur Conan Doyle, Sherlock Holmes’ün maceralarını genellikle hikaye şeklinde yazmıştır. Agatha Christie’nin de hikayelerinin sayısı romanlarından daha fazladır.
Polisiye Durumlar’da bir Polisiye Hikayeler Antolojisi oluşturma fikri başlangıçta yoktu. Bu fikir sonradan gelişti. Klasiklerden çağdaş polisiye yazarlarına kadar, mümkün olduğunca çoğundan alınacak hiklayelerle oluşturacağımız bu antolojiyi zaman içinde tamamlayacağız. Böylece siz okuyucularımızın sitemizde daha keyifli bir zaman geçireceğinizi düşünüyoruz.