Hikaye okumayı seviyorsanız sitemizde birçok kısa hikaye bulunduğunu belirtmek isteriz. Ağırlıklı olarak polisiye hikaye türünde yer alan bu hikayeler hem polisiyeye gönül vermiş amatör yazarlar hem de kitapları milyonlar satmış ünlü yazarlar tarafından kaleme alınmış.
Polisiye Durumlar’da aynı zamanda kısa polisiye hikaye serileri de bulunmakta. Aynı zamanda sitemizin de bir dedektifi var: Percule Hoirot.
Percule Hoirot’un dedektif hikayelerini de keyifle okuyacağınızı ümit ediyoruz.
Onlar “Haziran ayında yaz gelmiyor artık” dedi İbrahim. Kafasını eğip gözlüklerinin üzerinden baktı, oraya şemsiye almadan gelmelerinin bedelini ödemekten duyduğu hoşnutsuzluğu, apartmana uzanan çetrefelli yolu işaret ederek dile getirdi. Arabadan…
Sayfayı çevirirken gözü dışarı kaydı. Kar yağmaya başlamıştı. Kendini daha da mutlu hissetti. Çünkü elinde son dönemin gözde yazarlarından birinin yeni kitabı duruyordu. Mutluydu zaten. Dalgın gözlerle bir süre kafenin…
Polisiye Durumlar
"Hayat zamanlamadan ibarettir, Serhat." Polis, aracın kapısını açtı ve şoför koltuğuna kuruldu. Sigarasının son dumanını ortağının sevmedigi biçimde aracın içine üfledi. Ortağı çamurlu ayakkabılarını, birkaç defa yere vurduktan sonra araca…
Gözlerimi açtığımda ıslak bir kaldırımın kenarında yattığımı fark ettim. Üşümüşüm. Gece aydınlanmaya yüz tutmuş, sabahın sisi sokağın iki yanındaki taş binaların arasında süzülüyordu. Doğrulmaya çalıştım, olmadı. Her tarafım tutulmuş. Dirseğimi…
Tebelleş oldu başıma. Tebelleş dedim, bela değil, kara bela da değil. Sadece tebelleş oldu başıma, başıma; tam baş ucuma. Soydum elmayı soyar gibi dertlerimi ruhumdan. Ruhum üşüyor, titriyor. Evet evet,…
Sağanak yağmurun koskoca şehri bile susturan uğultusuyla uyandım. Perdeleri kapatmayı da unutmuşum üstelik. Şeffaf tanecikler alacakaranlık kızıllığını itinayla odama yansıtıyor, bu arada cama çarpıp yok olan arkadaşlarının da yasını tutuyorlardı.…
Salına salına gelir hep sonradan gelen… Sigaramı yaktım, uzun zamandır içilmemiş duman ciğerlerime dağıldı. Başımda hafif bir dönme. Çakmağımı cebime sokuşturduktan sonra esaslı bir iki fırt daha çektim. Hızlı mı…
‘’Ağrıyan bir baş, gözyaşları ile ıslanmış gözler ve üzerine boylu boyunca uzanan yorgunluk… Uyandığında hissettiği her şey bundan ibaretti’’. Kapkaranlık odasında yastığını ıslatan sıcak damlaların sebebini düşünerek uyandı. Uyanmasıyla başına…
Ellerim kan içinde, yüreğim soğuk. Ne oldu bilmiyorum. Ardımızdan bizi deryaya sürükleyen bu fırtına kim olduğumuzu çaldı. Ne ben ne kimse bilmiyor nerede olduğumuzu, nereye gittiğimizi, nereye varacağımızı… Bir sabah…