Arsenik yüzyıllardan beri bilinen çok zehirli bir elementtir. Tıptan endüstrinin çeşitli alanlarına kadar yaygın bir kullanım alanı vardır. Fakat en bilinen kullanımı fare zehiri üretimidir. Ayrıca diğer zararlı böceklerin imhasında kullanılan ilaçların da hammaddesidir. Cinayet ve intihar gibi kriminal olaylarda da yaygın bir biçimde kullanıldığı bilinmektedir.
Arsenik nerede bulunur?
Bir çok deniz hayvanında, yeraltı sularında, boyalarda, içme sularında, kaya ve topraklarda her zaman arseniğe rastlanabilir.
Arsenik nasıl zehirler?
Arsin gazı, renksizdir ama sarımsağa benzer bir kokusu vardır. Arsin gazı cevherleri ayrıştırma ve arılaştırma işlemleri esnasında açığa çıkar. Arsenik trioksit ise cam, seramik ve metalurji endüstrisinde kullanılır.
Arsenik zehirlenmesi belirtileri
Arsenik zehirlenmesi ve tedavisi
İnsanı öldüren zehirler
Tarih boyunca en gözde cinayet aracı hep zehirler olagelmiştir.
Bunun en önemli sebebi, sonucun kesin ve kısa bir süre içinde olmasıdır. İlk çağlarda özellikle bitkilerden elde edilen zehirler en makbul olanlarıydı. Mesela Sokrates’in içmek zorunda kaldığı baldıran otu oldukça kuvvetli bir zehirdi.
Agatha Christie’nin Zehirleri
Zehirlere olan merakıyla bilinen Agatha Christie de pek çok eserinde bu bilgisini okuyularına aktarmaktan çılgınca bir mutluluk duymuş olmalı.
En güzel romanlarından biri olan Beş Küçük Domuz‘da ressam Amyas Crale’in ölümüne yol açan coniine, asırlar önce Sokratesi de öldüren baldıran otundan elde edilen zehirli bir bileşiktir. Bir başka öyküsünde ise bahçeden toplanan maydanozların arasına karışan yüksük otları büyük bir felakete sebep olur. O akşam yemeğinde aile fertlerinin tamamına yakını zehirlenir ve yarısından çoğu ölür.
Zehirlerin etkisini çabuk göstermesi ve tipik belirtilerle ortaya çıkması, onların teşhis edilmesini zamanla kolaylaştırdı.
Arsenik
Örneğin Agatha Christie‘nin Beş Küçük Domuz romanında ressam Amyas Crale, içine coniine katılmış birayı içince, “Bugün de bütün biraların tadı kötü,” demiş, yani, coniine’in acı tadını farketmişti. Tabii iş işten geçmişti o ayrı.Arsenik kısa sürede bütün zehirlerin yerini aldı. Kullanılması kolay olduğu kadar temin edilmesi de kolaydı. Evdeki böcekleri ve fareleri öldürmek için ecza dükkanlarında sorgusuz sualsiz satılıyordu.
Arseniği iki şekilde kullanmak mümkündü. Birincisi yüksek dozda vücuda girişini sağlayarak kısa süre içinde ölümü gerçekleştirebilirdi. Ancak bu katillerin pek tercih ettikleri bir yol değildi. Ancak sıkıştıklarında, ve zaman darlığında bu yöntem deneniyordu. İkinci usul ise arseniği azar azar vermekti ki, asıl revaçta olan buydu. Bu şekilde zehirlenen bir kişinin ölümü yavaş yavaş gerçekleşmekte, bazan haftalarca sürmekteydi. Zehirlenmenin belirtilerini, gastrit ve barsak hastalıklarından ayırmanın imkanı yoktu. 19. yüzyıla kadar, tıbbın yeterince gelişmemiş olması dolayısıyla, insanların mide ve barsak iltihaplarından ölmeleri hiçbir doktoru şaşırtmamaktaydı. Belirgin birşüphe olmadıkça, arsenik yoluyla bilinçli bir şekilde zehirlenerek öldürülmüş insanların ölüm raporları kronik gastrite dayandırılarak kolayca verilebiliyordu.
İngiltere’nin ilk seri katili
19. yüzyılda İngiltere’de yaşayan Mary Ann Cotton adındaki bir kadın, 20 yıllık bir süre içinde tam 21 kişiyi arsenikle zehirleyerek öldürdü. Aynı zamanda İngiltereni ilk seri cinayetler işleyen kadını olan Mary, Dorset’teki mahkemede yapılan sorgulamasında bu suçları sigortadan para almak amacıyla işlediğini itiraf etmişti. 24 Mart 1873’te asılarak idam edilen cani kadının bütün kurbanlarının ölüm tutanaklarında akut gastrit ya da barsak iltihabından öldükleri yazılıydı.
Arseniğin geride bir iz bırakmaması onu en tercih edilen zehirler listesinde ilk sıraya oturtmuştu.. Yaşlı amcaların, teyze ve halaların miras yüzünden öldürülmelerinde en fazla başvurulan araç arsenikti. Bu olgu, ona miras tozu denilmesine yol açmıştı.
Buna rağmen arsenik kullanımından kolay kolay vaz geçildiği sanılmasın. Bütün bir Viktorya dönemi Arsenik kullanımının altın çağıdır.
Günümüzde Arsenik nerede nasıl kullanılır?
Yazar:
- Gencoy Sümer: Zonguldak doğumlu olan Gencoy Sümer, Kabataş Lisesi’ni ve İstanbul Teknik Üniversitesini bitirdikten sonra İstanbul Üniversitesi’nde master ve doktora yaptı. Polisiye Durumlar sitesini kurdu. Halen yayınlanmakta olan Dedektif adlı polisiye e-dergiyi çıkardı. Hem bu dergide hem de Polisiye Durumlar’da birçok öykü ve makalesi yer aldı. İlk romanı Feneryolu Cinayetleri 2017’de yayınlandı ve 2019’da ikinci, 2020’de üçüncü baskısını yaptı. 2019’da yayınlanan Aile Sırrı ve Göl Kıyısındaki Ev adlı kitapları da olan yazar İngiltere’de yaşıyor.
En Son Yazıları
Makale20 Mayıs 2024Femme Fatale Nedir? Edebiyat ve Sinemada Kötü Kadın Tiplemesi
Agatha Christie15 Mayıs 2024Agatha Christie Kitaplarını Hangi Sırayla Okumalısınız?
Makale14 Mayıs 2024Sharon Tate Cinayeti: Roman Polanski’nin Eşinin Korkunç Ölümü
Polisiye Kitap Tanıtım6 Ağustos 2020J.W. Stephenson İle Sahte Banknot Dosyası Romanı Üzerine Söyleşi